Yurt dışına seyahat etmeyi özleyenler el kaldırsın!
Bu yazıda sizi Türkiye sınırlarının biraz dışına davet ediyor ve çok fazla uzaklaşmadan komşu ülkemiz Yunanistan'a gidiyoruz. Bu sene Yunanistan’a seyahat etmek istiyorsanız, Yunanistan’da gezebileceğiniz 5 yer önerisini buraya bırakıyoruz.
Şimdi ya da sonra, ne zaman Yunanistan planları yaparsanız bu listeye geri dönebilir, dilerseniz rotanıza önerilerimizden birini ekleyebilirsiniz.
1. Lefkada Adası
Yunanistan'dan ilk öneriye Lefkada Adası ile başlıyoruz. İyon denizine bağlı ve İtalya'ya komşu bir ada olan Lefkada'yı görülecek yerler listenize eklemiyorsanız çok şey kaçırıyorsunuz.
Özellikle denizi ile meşhur olan bu adaya bir gün yolunuz düşerse Porto Katsiki plajına mutlaka uğramanızı tavsiye ederiz. Dünyanın en güzel sahillerinden biri olarak bilinen Porto Katsiki gerçekten de bu ünvanı sonuna kadar hak eden bir yer.
Yolu ve ulaşımı biraz zor olsa da, vardığınızda sizi karşılayan manzarası ve turkuaz denizi yolun tüm zorluklarını unutturuyor. Tepedeki manzaradan aşağıya baktığınızda adeta karınca tanesi gibi görünen insanlar, pırıl pırıl parlayan bir deniz ve işletmesiz bir koy sizi karşılıyor.
Dimdik bir kayalığa oyulmuş merdivenlerden aşağıya inerek plaja ulaşabiliyorsunuz. Buraya giderken plaj sandalyesi, şemsiye gibi tüm eşyaları da yanınızda getirmeniz gerektiğini hatırlatalım. Plaja ulaştığınızda buradan ayrılmak istemeyeceğine eminiz.
2. Sakız Adası
"Lefkada adası çok uzak, bize daha yakın bir Yunan adası lazım" diye düşünüyorsanız Çeşme'den feribota binip kolayca ulaşabileceğiniz bir ada önerisi ile geliyoruz.
Bu sene Sakız adasına bir şans vermeye ne dersiniz? Çeşme'den kalkan feribotlarla yaklaşık 45 dakika içerisinde adaya ulaşabilirsin.
Adayı hakkıyla gezmek, o koy sizin bu koy benim deneyimlemek için gitmeden önce internet üzerinden araba kiralamanızı tavsiye ederiz. Sakız adasına vardıktan sonra adanın en güzel köylerini gezmek için rotayı Mesta ve Pirgi'ye çevirebilir, deniz keyfi için Glari plajını ve Mavra Volia plajını değerlendirebilirsiniz. Mavra Volia plajı aynı zamanda Siyah Çakıl plajı olarak da biliniyor. Volkanik oluşumlar sayesinde simsiyah taşlarla kaplı bu plajın denizi de tertemiz, kesinlikle öneririz.
3. Girit Adası
Yunan adalarından önerilere devam! Sırada enfes yemekleriyle kalbimizi çalan Girit adası var. Türkiye'den Girit adasına en kolay ulaşım seçenekleri Selanik ve Atina üzerinden uçakla ya da Rodos adasından feribot seferleriyle mümkün.
Girit'e yolunuz düşerse mutlaka Knossos Antik Kenti'ni görmenizi, güneşi Mochlos koyunda batırmanızı ve Girit'in ikinci büyük şehri olan Hanya ve civar köyleri keşfe çıkmanızı öneririz.
Bizce Girit'i bu kadar güzel yapan bir diğer özelliği ise yemekleri. Girit'e özgü kızartılmış salyangozlara ve keçi peynirli salatalarına bir şans verebilirsiniz. Tüm Yunan adalarında olduğu gibi Girit'te de midelerin bayram edeceğine eminiz.
4. Mateora
Bu öneride Yunan adalarına minik bir mola veriyoruz. Adeta masallardan fırlamış gibi duran, sanki bu dünyaya ait değişmiş gibi hissettiren Mateora kayalıklarını daha önce duymuş muydunuz?
Orta Yunanistan'da yer alan bu bölgeye Atina veya Selanik gibi şehirlerden hem karayolu hem de tren gibi toplu taşıma araçlarıyla ulaşabiliyorsunuz. Kalambaka şehrine bağlı olan Meteora fotoğraflardan da görebileceğiniz üzere devasa yükseklikte kayalar ve bu kayaların üzerine inşa edilmiş manastırlardan oluşuyor.
Mateora, "havada asılı kalan" anlamına geliyor. Kumtaşı kayaları olduğu bilinen bu kayaların ise 25 milyon yıl önce rüzgar, deprem, şiddetli yağmur gibi jeolojik sebeplerle oluştuğu biliniyor.
Burada ilk yapılanma 1300'lü yılların sonlarına doğru, Athanasios isimli bir keşişin manastır kurması üzerine başlıyor ve Mateora hem keşişler için inziva merkezi hem de tam 24 tane manastırın inşa edildiği bir merkeze dönüşüyor. Sadece din merkezi değil, filozofların ve sanatçıların da buraya geldiği biliniyor.
Ne yazık ki 2. Dünya Savaşı sırasında bölge Almanlar tarafından bombalanıyor ve 24 manastırdan geriye 6 manastır kalıyor. Günümüzde bu 6 manastır da ziyaret edilebiliyor. Yunanistan'a yolunuz düşerse mutlaka uğramadan geçmeyin dediğimiz bir yer Mateora.
Sanki bir film setinin içindeymiş gibi hissettiren vadisi, kumtaşı kayaları ve kayaların üzerine özenle inşa edilmiş manastırları bir gün keşfetmeniz dileğimizle.
5. Olympia
Ve sıra geldi Yunanistan'dan son öneriye.
Bu öneri antik kent sevdalılarına gelsin istedik ve Olympia'yı seçtik. Olimpiyat oyunlarının başlangıç hikayesini bilmiyorsanız bugün minik bir aydınlanma yaşayabilirsiniz.
Olimpiyatların bundan yüzyıllar önce, Antik Yunan'da tanrıları onurlandırmak üzere Olympia'da başladığı biliniyor. Oyunlar ilk başladığı dönemlerde, MÖ 396- MS 1 yüzyılları arasında her 5 yılda bir, ikinci yeni ay zamanı düzenleniyor ve kazanana zeytin dalı veriliyormuş. Kazanan o kadar yüce bulunurmuş ki, maddi bir ödül verilmese bile heykelleri yapılır, şiirler yazılır, devlet adamı olarak bile görev alabilirlermiş.
Olimpiyat oyunlarına ve antik kent gezmeye ilginiz varsa tüm bu hikayenin başlangıç noktası olan ve Zeus'a adanan Olympia Antik Kenti ziyaret etmenizi öneririz.
Yunanistan’da mutlaka görmeniz gereken 5 yer önerilerimizin sonuna geldik. Listede yer alan yerlerden birine seyahat ederseniz, bize de fotoğraf atmayı unutmayın!